Çözüm Merkezi

0 364 333 0 333

Çorum Hava Durumu

Çorum

23°C açık

Çözüm Merkezi

0 364 333 0 333

Çorum Hava Durumu

Çorum

23°C açık

Haberler

Yeni Türkiye'nin Vizyonunu Çorum'a yansıtıyoruz

Yeni Türkiye'nin Vizyonunu Çorum'a yansıtıyoruz

12 Ekim 2017 Perşembe

Belediye Başkanı Muzaffer Külcü’nün, 2016 yılı Aralık ayında başlattığı müdürlüklerin hizmetlerini tanıtım programları yaz sezonu nedeniyle verilen aranın adından yeniden başladı.
Buhara Kültür Merkezi’nde dün yapılan tanıtım programında Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Tesisler Müdürlüğü’nün faaliyetlerini anlattı.
Şimdiye kadar 6 müdürlüğün faaliyetleri hakkında kamuoyunu bilgilendirdiklerini belirterek sözlerine başlayan Başkan Muzaffer Külcü, “Yaz sezonun ardından tanıtım programlarımıza Tesisler Müdürlüğü ile başlattık. Bir ay boyunca da değişik tanıtım ve reklam mecralarıyla bu müdürlüğümüzün hizmetlerini hemşehrilerimize ulaştıracağız.  Tesisler Müdürlüğümüz bu anlamda tanıtımını yaptığımız 7’nci müdürlük olacak” dedi.

TESİSLER MÜDÜRLÜĞÜ BELEDİYE’DEKİ DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜMÜN EN GÜZEL ÖRNEĞİ
Tesisler Müdürlüğünün 2015 yılı başında kurulan yeni müdürlüklerden birisi olduğunu belirten Başkan Külcü,  “Faaliyetleri de ilk kez bizimle başlayan faaliyetlerdir.  Bu faaliyetleri önce Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde başlattık. Zamanla kadınlara, gençlere, engellilere, aileye yönelik hizmetler artık buradan yönetilemez hale gelince yeni bir yapılanmaya giderek Tesisler Müdürlüğümüzü kurduk.  Bu müdürlüğümüzün kuruluşu Belediyemizin değişim, dönüşüm ve hizmetlerindeki yenilenme, tazelenmenin en müşahhas örneklerinden birisidir” ifadelerini kullandı.

‘YENİ TÜRKİYE’NİN VİZYONUNU ŞEHRE YANSITIYORUZ’
“Milletin önünü açan belediyecilik, yük olan değil, yük alan belediyecilik” anlayışı ile hareket ettiklerini dile getiren Başkan Külcü, “Bizim hizmet süremiz içinde en özenli olduğumuz hususlardan birisi, sadece bizden talep edilenleri, istenilenleri yerine getiren stabil bir belediyecilik anlayışı yerine üretken, toplumun önünü açan, istenmeden tespitini yapan ve hizmeti yerine getiren bir belediyecilik anlayışımız olmuştur.  Yani millete yük olan değil, milletin peşinden giden değil, milletin yükünü alan, önde yürüyen hatta koşan bir belediyecilik anlayışı pusulamız, rehberimiz oldu. 9 yıla yakın zamandır bir bütün olarak bu şehrin kadınları, çocukları, erkekleri, yaşlıları gibi toplumun tüm sosyal katmanları ne yaparsak daha mutlu, daha huzurlu, yarınlara daha umutla bakan insanlar olurlar, bunun arayışı ve bunun aşkıyla çalıştık. Hamdolsun geriye dönüp baktığımızda da yaptığımız işlerin, attığımız yeni adımların ne kadar doğru adımlar olduğunu görüyoruz.  Yeni Türkiye’nin vizyonunu şehre yansıtıyoruz. Her fırsatta ifade ediyoruz.  Dünya hızla değişiyor. Bunun bir parçası olarak Türkiye de hızla değişiyor.
Biliyoruz ki bu değişime ve Türkiye’nin yeni vizyonuna ayak uydurmak zorundayız.  Bir yandan millet olarak son yıllarda sahip olduğumuz yeni imkânlardan hemşehrilerimizi azami derecede istifade ettirirken öbür yandan Çorum olarak kendimiz de yeni değerler, yeni fırsatlar oluşturarak öne geçmek zorundayız.  Şüphesiz bu yarışta Türkiye’nin yeni vizyonuna ayak uyduranlar daha başarılı ve kalıcı olacaklardır. Şehir, zaman ve insan arasında en güçlü bağı kuranlar gelecek açısından da daha şanslı olacaklardır.  Bunu başaran Belediyelerden biri olduğumuza inanıyoruz. Bunun bir kurumsal vizyonhaline gelmesi için de tüm dikkatimizle çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz.  İster Belediye olsun, ister kamuya ait başka bir kurum olsun yaptığı tüm işlerdeki yegâne gayesi ‘insan memnuniyeti’dir. Yaptığınız işlerde duygudan uzaklaşırsanız, insandan koparsanız, toplum mühendisliğine,  mekanik hesaplara, PR amaçlı faaliyetlere kayarsanız o işin ruhu da bozulur, bereketi de kaçar.  Bunu böyle bilmek ve buna inanmak durumundayız.  Samimiyetinizi kaybederseniz, her şeyi kaybedersiniz.   Fatih Sultan Mehmed Han’ın sözünü zaman zaman söylüyoruz ya; “Hüner bir şehir bünyad etmektir,  Reaya kalbin âbâd etmektir.” Yani hüner milletin gönlünü kazanmaktır. İşte biz bu  gönüllere talip olduk.
Gönülden gönüle yollar, köprüler yapmaya talip olduk.  Bu, bir şehre yollar, köprüler, parklar, inşaatlar yapmaktan daha zordur. Bunlar parayla, zamanla ve  emekle herkes tarafından yapılabilir.  Gönüller ise aşkla, samimiyetle, fedakârlıkla, işinizin içine yüreğinizi koyarak yapılır.
Tüm kadromuzun iş yapma biçimine baktığınızda her işimizde, her tutumumuzda bu rahatlıkla görülür.  AK Partimizin, Cumhurbaşkanımızın yola çıkarken ortaya koyduğu ve Osmanlıyı çağlar boyu ayakta tutan ruh “insanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışı  bizim de temel felsefemiz oldu.
Tesisler Müdürlüğünü de bu ruh ortaya çıkardı. “Çocuklarımızı ve gençlerimizi geleceğe en güzel şekilde hazırlamak.  Kadınlarımızı sosyal ve ekonomik hayatın içinde daha etkin, daha güçlü kılmak. Ailelerimize destek olarak, daha güçlü ailelerin varlığını ve buradan daha güçlü toplumun inşasını sağlamak. Engellilerimize ve onların ailelerine yol arkadaşlığı yaparak, onların önünü aydınlatmak, umutlarının, hayallerinin ortağı olmak” misyonumuz oldu.
Genel olarak ise, bireyi ve ailelerimizi güçlendirip korumak, geleceğe hazırlamak ve bu insanların bir yönüyle de eğitim – kültür – sanat faaliyetleriyle kendilerindeki cevheri keşfederek, kişisel kabiliyetlerini ortaya çıkarmaktır” şeklinde kaydetti.

‘MİLLETİN HİZMETKARIYIZ’
“Hizmetlere baktığımızda ne kadar kuşatıcı olduğunu, herkese söyleyecek bir sözümüzün, herkese uzatacak bir elimizin, herkes için verilecek bir hizmetimizin olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim” diyerek sözlerine devam eden Başkan Külcü, “Yine zaman zaman söylediğimiz,  “Biz bu milletin hizmetkarıyız” sözümüzün içinin ne kadar dolu olduğunun, bir slogandan ibaret kalmadığının en güzel ifadesidir.  Sıfırdan başladığımız bir alanda muhteşem bir başarı hikâyesi yazdık.  Kadınlarda, gençlerde, engellilerde, öğrencilerde  kursiyer sayılarına bakınca nasıl devasa rakamlara ulaştığımızı görüyoruz.   Tabi bir yandan bunun mutluluğunu yaşıyoruz,  öbür yandan artan sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmek için daha çok çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Tesisler Müdürlüğü bünyesinde hizmetleri dört ana sütunda yürüttüklerini kaydeden Başkan Külcü,  bu dört ana sütunu Kadın Kültür ve Sanat Merkezleri, Gençlik Merkezleri, Aile Eğitim Merkezi ile Engelli Eğitim Merkezi ve Buhara Rehabilitasyon Merkezi’nin oluşturduğunu söyledi.
Başkan Külcü daha sonra sözlerine bu merkezlerin faaliyetleri hakkında bilgi vererek devam etti.

İLK ADIM VELİPAŞA KKSM İLE ATILDI
İlk olarak Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’nin çalışmalarını değerlendiren Başkan Külcü, “Tesisler Müdürlüğümüzün temellerini Kadın Kültür ve Sanat Merkezlerimizin ilki olan Velipaşa KKSM ile attığımızı söyleyebilirim.  Daha önce restore edilerek bir süre lokanta olarak, restoran olarak kullanılan tarihi bina işletmecilerin tahliyesi sonrası bir süre boş kaldı.  Böyle güzel bir binanın her yerde yapılabilecek, kültürel bir değer ifade etmeyen herhangi bir iş için kullanılmasına gönlümüz razı olmadı. Üzerinde uzunca bir süre düşündük. Böylesine Çorum kokan bir mimarisi, tarihi yapısıyla nadide bir eser içinde yapılacak olan işin de özel olması gerekir diye düşündük,  ama ne yapacağımızı da uzunca bir süre bulamadık. İşte tam böyle bir zamanda eşim Hatice Hanım’ın bir teklifi oldu.  Velipaşa Konağı’nı kadın hemşehrilerimizin kültürel ve sanatsal faaliyette bulunabilecekleri bir merkez haline getirmemizi teklif etti. Bunun üzerine de bir süre çalıştık. Hatice Hanım arkadaşlarıyla neler yapılabileceğine yönelik hazırlıklar yaptı.
İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinin benzer çalışmalarını incelemek üzere kadın meclis üyelerimiz ve yakın çalışma arkadaşlarıyla ziyaretler yaptılar. Bütün bu hazırlıklardan sonra karar vererek yola çıktık.  17 Mart 2011 tarihinde Ankara’dan teşrif eden Bakan ve milletvekili arkadaşlarımızın eşlerinin de katılımıyla mütevazı bir başlangıç yaptık.  O gün gerçekten çok heyecanlı idik.  Çok güzel bir iş yaptığımızın inancı içerisindeydik.
Bunun farkındaydık. Fakat o gün attığımız küçük adımın ileri ki yıllarda atılacak dev adımların ilki olduğunu  biz de bilmiyorduk. İşi bu noktaya taşıyan başta eşim Hatice Hanım’a ve ilk günden beri yanında olan Nuran Hakyemez, Betül Özüyağlı ve Betül Özseçer arkadaşlarımıza, sonra bu kadroya katılan fedakar arkadaşlarımıza ve tabi Başkan yardımcılarımızdan, müdürümüzden tüm arkadaşlarımıza çok çok teşekkür ediyorum.  Şimdilerde neredeyse KKSM’leri Çorumlu kadınların ikinci adresleri oldu.

‘KADINLAR HAYATIN İÇİNDE DAHA GÜÇLÜ YER ALMALILAR’
Kadın Kültür ve Sanat Merkezlerinin kuruluş amacının ‘kadınların kendilerini özgürce ve kendi dilleriyle anlatabilmeleri’ olduğunun altını çizen Başkan Külcü,  “Sabahtan akşama kadar herkes bir koşturma içerisinde. Kadınından erkeğine bu böyle. Fakat erkekler dışarıda değişik meşguliyetler bulabiliyorken aynı şeyi kadınlar için söyleyebilmek mümkün değil.  Çalışan, çalışmayan tüm kadınlarımız için biz böyle bir imkan oluşturduk. İstedik ki kadınlarımız da hayatın içinde daha güçlü bir şekilde yer alsınlar. Kendisinin farkında olan, yeteneklerinin farkında olan, kendini sürekli geliştiren ve  yeni arayışlarla birikimini artıran kadınlardan müteşekkil bir sosyal yapının oluşumuna katkı sağlamak istedik. İnandık ki böyle yaptığımızda daha sağlıklı bir toplumun ve daha güçlü bir geleceğin inşası da mümkün olabilecektir. Zamanla bu inancımızın ne kadar doğru olduğunu gördük. Şimdi bakıyoruz her yaştan kadınımızın kimi taşa, kimi toprağa, kimi sabuna şekil veriyor. Kimi iğnesi ile nakış nakış duygularını işlerken, kimi ilmek ilmek düşüncelerini örüyor.  Hepsinin ortak özelliği ise mutlulukları…  Keşfettikleri ve geliştirdikleri yetenekleri ile kendilerini daha değerli hissetmeleri…  Bize, ailelerine ve etraflarındaki diğer insanlara yaşattıkları sevinçleridir..” dedi.

‘KADIN NÜFUSUN YÜZDE 40’INA ULAŞTIK’
Kadın Kültür ve Sanat Merkezleri çalışmasına 6 yıl önce başladıklarını ve şimdi 6 noktada dev bir organizasyona dönüştüğünü vurgulayan Başkan Külcü, “2011 yılındaki başlangıcımız sonrası hemşehrilerimizin bu çalışmaya yönelik olumlu – olumsuz tepkilerini, faaliyetlere yönelik ilgilerini, katılımlarını gözlemledik.  Bir süre sonra tek merkezden taleplere cevap veremediğimizi, yer sıkıntısı yaşadığımızı, mahallelerden buraya gelmekte zorlandıklarını bunun için kendilerine daha yakın noktalarda KKSM açılması taleplerini gördük.  Bu talepler ve yoğun ilgi doğrusu bizi heyecanlandırdı. Hemen yeni bir çalışmaya başladık. Şehrin doğusu – batısı, kuzeyi – güneyi diyebileceğimiz 4 noktaya daha özgün mimarisi olan ve bizim geleneksel mimarimizin izlerini taşıyan KKSM yapmak üzere harekete geçtik.  Bahçelievler, Mimar Sinan, Akkent ve Ulukavak Mahallelerimizde yapımlar başladı. Bunları da çok hızlı bir şekilde yapıp bitirerek 2013 yılının sonunda hizmete açtık.  Ayrıca eşzamanlı çalışmalarına başladığımız ve 2015 ortalarında hizmete açtığımız Buhara Kültür Merkezimiz var ki burası zaten başlı başına bir prestij projesi, yüz akı bir eser. Buralarda hayatın her anına dokunan çok geniş bir yelpazede çalışma yapıldığını öncelikle ve özellikle ifade etmek istiyorum.  Çünkü en azından başlangıçta sanki Halk Eğitim Merkezleri gibi sadece gelenlere belli kursların verileceği yerler gibi algılandı.
Ama asla öyle rutin, stabil bir çalışma performansı sergilemedik.  Sürekli yeni arayışlarla, yeni alanlar açarak ve yeni çalışmalarla kendimizi hep tazeleyerek, yenileyerek hayatın her anında olmaya çalıştık. Kültürel faaliyetlerden sanatsal faaliyetlere, eğitimden yabancı dil kurslarına resim kurslarından meslek kurslarına geleneksel sanatlardan modern el sanatlarına dikiş – nakıştan kuaförlük kursuna  yüzmeden, jimnastiğe, fitnesse kadar nerdeyse yüze yakın farklı branşta kurs açmışız ve açmaya devam ediyoruz.  Şimdiye kadar toplam 2 bin 177 kurs programı açtık. Bunlara 52 bin 360 müracaat oldu. Biz bunların 47 bin 703 tanesine olumlu cevap verdik. Kurslarımıza dahil oldular. Sadece bu kurslar vesilesi ile kadın nüfusumuzun %40’ına doğrudan ulaşmış olduk” diye belirtti.

SİNEMA VE TİYATRO GÜNLERİ, İL İÇİ VE DIŞI GEZİLER
“Sinema ve tiyatro günleri ile 8 bin kadın hemşehrimizle buluştuk. Elbette sinemaya gitmeden, tiyatroya gitmeden yaşamak da mümkün. Gitmemişseniz  hayatınızdan hiç bir şey kaybetmiş olmayabilirsiniz, ama katılanların mutluluğunu, onların sevincini, keyfini görmek çok farklı bir mutluluk” diyen Başkan Külcü, “60 – 65 yaşlarında ilk defa tiyatroya giden, ilk defa sinemaya giden ablalarımızla tanıştık. Farklı zamanlarda değişik amaçlarla – il içi, il dışı olmak üzere- düzenlenen gezilerimizle 3 bin 300 kadın hemşehrimizi geziye götürdük.   Yıl sonlarında “Kadın Emeği Fuarı” düzenleyerek binlerce kişinin, göz nuruyla yapılan işleri görmelerine fırsat tanıyoruz.  Bu sene 5’ncisini düzenledik. Önümüzdeki yıllarda da emeğe saygının bir ifadesi olarak bu fuarları yapmaya devam edeceğiz.  Tesisler Müdürlüğünün ilgi alanlarına yönelik  38 farklı salon programı düzenledik.  Bu programlar kimi zaman belirli gün ve haftalarla ilgili oluyor, kimi zaman dikkat çekilmek istenen bir durumla ile ilgili oluyor.  Bu programlarımıza yaklaşık 14 bin kişi katılmış. Huzurevi ziyaretleri, yaşlılara yönelik bir dönem düzenli yürütebildiğimiz gönül köprüsü projesi, KETEM ve benzeri kurumlarla yürütülen sosyal sorumluluk benzeri projeler ya da bunlara benzer başkaca programlarla yüzlerce, binlerce kadın hemşehrimize ulaştığımızı ve onlarla aramızda bir bağ, bir gönül köprüsü kurduğumuzu söyleyebilirim.  KKSM’lerimizin sürekli programlarına 47 bin 700 kursiyer günübirlik programlarına ise 27 bin 300 katılımcı olmak üzere toplam katılımcı ve kursiyer sayısı 75 bin’dir.  Bunların içinde elbette mükerrer olanlar da vardır. Ama neresinden bakarsanız bakın devasa bir rakam. Şehrimizde 130 bin kadın hemşehrimizin yaşadığını kabul edersek 75 bin kişi / kursiyer %60’lık bir orana ulaşır.
Aile Eğitim Merkezimizin verileri de eklenince neredeyse kendisiyle doğrudan irtibat kurmadığımız kadın hemşehrimiz kalmamış.  Bunun sonuçlarını yaptırdığımız kamuoyu araştırmalarındaki memnuniyet ve başarı değerlendirmesi oranında da görüyoruz. Kadın hemşehrilerimizin memnuniyet oranı daha yüksek çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.

GENÇLİK MERKREZLERİ
Sözlerine Gençlik Merkezlerinin faaliyetleri hakkında bilgi vererek devam eden Başkan Külcü,
“Belediyemizin Tesisler Müdürlüğü çatısı altında yürüttüğü önemli hizmetlerden birisi de gençliğe yönelik çalışmalarıdır. Bu hizmetlerimizi de Gençlik Merkezlerimiz marifetiyle yapıyoruz. Gençliğe yönelik kurumsal çalışmalar da aslında mütevazı bir başlangıçla oldu.
Yunus Emre Otopark ve iş merkezlerinin altında, zemin katta büyükçe bir alan vardı. Böyle değerli bir alanı işyeri yapmayıp, farklı ama daha çok faydalı bir iş için kullanmayı arzuladık.
İçinde çok ciddi bir çalışma, büyük bir revizyon yaparak burayı bir Gençlik Merkezi haline getirdik.  24 Temmuz 2012 günü yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcımız, milletvekillerimiz ve hemşehrilerimizin katılımı ile de burayı açtık.  Aynı KKSM gibi birkaç yıl sonra her eğitim sezonunda 10 binden fazla genç ve öğrenciye ulaşabileceğimizi tahmin edemediğimiz günlerdi.  Ancak samimiyetimiz, gayretimiz ve heyecanımız vardı. Bu heyecan adeta döndükçe büyüyen bir kartopu gibi hamdolsun büyüdükçe büyüdü.  Başlangıçta hem acemiliğimiz, yeni bir çalışma sahasına girmemiz,  hem personel yetersizliğimiz hem de tek merkezde çalışıyor olmamız dolayısıyla daha  az kişiye ulaşabildik.  Düzenli destek eğitimimiz daha çok bir dershane havasında idi.  Kısa zamanda sorunları, talepleri gördük ve gereğini yapmak üzere planlamalar başladı. KKSM ile hemen hemen eşzamanlı başlayan bir çalışma olası da bizim için bir avantaj oldu.  İkisini birlikte planladık, birlikte inşa ettik ve birlikte açtık. Böylece birçok yönden tasarruf yapma şansımız oldu.  Aynı önce KKSM’lerini anlatırken ifade ettiğim özgün mimarili Mahalle Kültür Merkezlerimizin zemin katlarını da Gençlik Merkezleri olarak hazırladık.  Böylece ilk Gençlik Merkezimiz olan NFK Gençlik Merkezinin açılışından 1,5 yıl sonra 4 noktada daha gençlik merkezimiz oldu. Toplam 5 mahalle Gençlik Merkezi oldu. Bu surette mahalle içlerine de kolayca ulaşma imkanına sahip olduk. Tabi KKSM gibi aynı şekilde 6’ncısı olan Buhara Kültür Merkezi var” şeklinde belirtti.

‘GENÇLERİ GELECEĞE HAZIRLIYORUZ’
Belediyelerin şehrin temel alt yapı ve üst yapı hizmetlerini yönetmek üzere oluşturulmuş kurumlar olduğunu ama bugün sadece bunları yapmanın artık yeterli olmadığını dile getiren Başkan Külcü, “Dün tamamı fiziki yatırımlar iken bugün neredeyse hizmetin artık bunlar % 30 – 40’lık kısmını oluşturuyor,  % 60 – 70’lik kısmı sosyal, kültürel, eğitim vb. hizmetlere kaymıştır.
Çorum Belediyesi de bu gereksinimi en iyi okuyan ve değişimi, dönüşümü en gerçekçi, en başarılı şekilde yaşayan belediyelerden birisi.  Gençlik Merkezlerimiz de bu bağlamda attığımız adımlardan birinin ürünü olmuştur.  Misyonu ile gençlerimizi yaşayacakları ve yönetecekleri çağın donanımıyla geleceğe hazırlarken bir yanıyla da milletin, devletin, bayrağın ve vatanın sevdalısı gençler olarak yetişmelerine, büyümelerine zemin hazırlamaktadır.  Biz buralarda salt bir öğretmen ya da okul tavrıyla bir eğitim – öğretim anlayışını benimsemiyoruz. Her iki ayağı da dengede tutmaya, birlikte yürütmeye, yönetmeye gayret ediyoruz.  İlk gençlik merkezimize Necip Fazıl Üstad’ın adının verilmesi de bir tesadüfün sonucu değil. Şuurlu bir tercihin sonucudur.  Necip Fazıl bir iman abidesidir. Necip Fazıl bir aksiyon abidesidir.  O güçlü iman ve aksiyonla bildiklerini korkusuzca, bedelini ödeme pahasına yazmış ve en yüksek sesle dille seslendirmiş ve bedelini de ödemiştir. Tüm gençlerimizin buradan mülhem “ak sütün içindeki ak kılı seçecek kadar gözü keskin ve zaman bendedir ve mekan bana emanettir şuurunda” gençler olması temennisiyle bu ismi verdik.  Çünkü bu ruh hali en çok ihtiyacımız olan şeydir.
Her şeyden önce arayışımız millete sadakat, bayrağa sadakat, devlete sadakat, vatana sadakattir. Aynı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi…  Bu değerleri her şeyden aziz bilecek gençlere ihtiyacımız var. Sadece bilmek yetmez onun uğrunda gerekirse ölecek gençlere ihtiyacımız var.  Belediye olarak burada üzerimize düşen görevler olduğuna inandık. Kendimiz için böyle bir misyon belirledik. Kültürel erozyonun had safhada olduğu bir çağda gençlerimize bizi biz yapan, bizi millet yapan değerlerimizi anlatma ve öğretme konusunda sorumluluk üstlenmeye başladık. Kişisel yeteneklerinin, sanatsal kabiliyetlerinin ortaya çıkması hususunda gençlerimize katkı sağlıyoruz.  Bir başka yönüyle en azından başlangıçta böyleydi. Maddi imkânları yetersiz hemşehrilerimizin çocuklarının eğitimlerine destek kursları vermek amacımız oldu. Fakat kısa zamanda, 2 yıl sonra bu anlamda herkes için fırsat oluştu.  Bütün bu sebepler bizi gençlik merkezleri kurmaya yöneltti. Geriye dönüp baktığımızda da iyi ki kurmuşuz diyoruz” ifadelerini kullandı.

GENÇLİK MERKEZLERİNDEN FAYDALANANLARIN SAYISI 40 BİNE YAKLAŞTI
Gençlik Merkezleri’nin de aynı KKSM’leri gibi dinamik bir yapıya sahip olduğunun altını çizen Başkan Külcü, “Kuruluşunda başladığı işlere takılıp kalan bir durumu yok. Sürekli kendilerini yenileyip, tazeliyorlar.  Eğitime destek kursları, yetenek geliştirme kursları, değerler eğitimi,  Spor kursları, ulusal ve yerel yarışmalar, kitap okuma programları, geziler, geleneksel akıl oyunları, yarışmalar hemen hemen her yıl yapılan faaliyetler olarak görülmektedir.  Gençlik Merkezlerimizin ana uğraşı alanını eğitime destek kursları oluşturmaktadır.  Evlatlarımızın bu kurslarda kullandıkları kitap, çanta gibi bütün materyalleri de Belediyemiz hediye etmektedir.  Örneğin bu eğitim sezonunda çocuklarımıza 12 bin 110 adet kitap, 6 bin adet çanta, 6 bin adet diğer materyallerden hediye edeceğiz.  Az önce de ifade ettiğim başlangıçta maddi imkanı sınırlı ailelerimizin çocuklarına yönelik olarak başlatılan bu çalışma şimdi tüm öğrencilerimize yönelik devasa bir eğitim organizasyonuna dönüştü.  İlk yıl sayısı öğrenci sayısı 350 iken şimdi bu sayı yıllık 10 bini de geçti. Gençlik Merkezlerimizin kuruluşundan bugüne eğitim destek kursları kapsamında merkezlerimizden istifade eden kursiyer sayımız 38 bin 808 olmuştur.  Dikkat ediniz bu sayı sadece bu kurslarla ilgilidir.
Gençlik merkezlerimizin önemli bir misyonu da çocuklarımızın, gençlerimizin sanatsal yeteneklerini keşfetmek ve geliştirmektir. Bizim toplum olarak en uzak kaldığımız alanlardan birisi ne yazık ki, sanattır. Bir şekilde o dünyanın içine girenler de bizim dünyamızın insanı olmaktan kopuyorlar.  Kopmayanların ise nasıl mahalle baskısına maruz kaldıklarını hep beraber görüyoruz. Dışlandıklarına, horlandıklarına, ötekileştirildiklerine şahit oluyoruz.
Gezi olayları bunun en tipik örneğidir. İstemeden, inanmadıkları halde sanat çevrelerinden birçok kişi destekliyor görünmek zorunda kaldı. Bunun için evlatlarımızın milli ve manevi köklerinden kopmadan yeteneklerini geliştirmelerini ve duygu dünyalarını güçlendirmelerini arzuluyoruz.  Elbette hepsi profesyonel sanatçı oyuncu olacak değiller, ama içlerindeki cevheri keşfeden gençlerimizin bu topluma çok büyük katkılarının olacağına inanıyoruz.  İçlerinden sanatı ideolojiye mahkum etmemiş birkaç kişi çıkabileceği inancıyla da bu kursları devam ettiriyoruz.  Şu güne kadar bu kurslara katılan kursiyer sayımız ise 6 bin 685 olmuştur. Kuruluş amacımızı hayata yansıtmak bakımından üzerinde hassasiyetle durduğumuz hizmetlerimizden birisi de “Değerler Eğitimi Kursları”dır.  Gençlik merkezlerimizin varlık sebebi desek abartmış olmayız. Çünkü diğer çalışmalar herhangi bir eğitim, spor ya da kültür – sanat kuruluşunda yapılabilecek işler.  Bu ise bir misyon işidir, bir gönül işi, sevda işidir.  Biz bu işin dertlisiyiz.
Kendine, ailesine, çevresine, şehrine, ülkesine milletine duyarlı, sorumluluk sahibi gencin yetişmesi için yapılması gereken ne varsa onu yapıyoruz, yapacağız. İşte bu değerler eğitimi bunun en güzel örneklerinden birisidir. Buna ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz.  Medeniyetler inşa etmiş bir ecdadın torunlarıyız. Yeni bir medeniyet inşa etme iddiası olan bir neslin ve milletin mensuplarıyız. Öyleyse kendi medeniyet değerleri ile tanışık olan gençlerin inşası ve ihyası için çalışmalıyız diye inanıyoruz.  Kökü mazide, gözleri atide, istikbalini inşa ederken ruh köklerinden kopmayan gençlere ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz.  Bunu hayata geçirmenin yegane yolunu bu eğitimden geçmektedir. Bu çaba ile Belediye olarak üzerimize düşeni yapmaya gayret ediyoruz. Bu kapsamda ulusal yarışmalar da düzenledik.  Birincisi ‘saygı’ konulu,  ikincisi ‘sorumluluk’ konulu oldu.  Üçüncüsü de ‘milli irade ve vatan sevgisi’ oldu.  Bu yarışmalara 6 bin 618 gencimiz, evladımız katıldı. Kurslara ise 3 bin 445 kursiyer gencimiz katıldı. Bu bağlamda da toplam 10 bin 063 kişiye ulaştık” dedi.

‘AİLENİN GÜÇLENDİRİLMESİ VE KORUNMASI ÖNEMLİ’
Tesisler Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren diğer bir kurumun ise Aile Eğitim Merkezleri olduğunu belirten Başkan Külcü,  “Tesisler Müdürlüğümüzün çatısı altında yürüttüğümüz hizmetlerden birisi de Aile Eğitim Merkezimizin yaptığı çalışmalardır. Kendine ait özel bir yeri olmayan Aile Eğitim Merkezimiz, Mahalle Kültür Merkezlerimizin içinde kullanımlarına tahsis edilen alanlarda hizmetlerini yürütüyor.  Aile Eğitim Merkezini kurmamızdaki temel faktör, şüphesiz ailenin güçlendirilmesi ve korunmasıdır.  Aile, bizim dinimiz, örfümüz, tarihimiz bakımından en kutsal kurumlarımızdan birisidir.  Güçlü toplum yapımızın kurulması ve korunabilmesindeki ana unsur da millet olarak ailemizin sağlam yapısıdır.  Gelecekte de güçlü toplum yapımızı koruyabilmemiz için öncelikle ailenin korunması gerekmektedir. Bunu bir adım daha ileri götürdüğümüzde ise bireyin sağlıklı olması lazım. Zihnen, fikren, bedenen, ruhen sağlıklı bireylerin olması lazım. Adeta bir zincirin halkaları gibi bir birine bağlı olarak ilerliyor.
Bugün yaygın olan modernitenin getirdiği çekirdek aile formunda ise ailenin korunmasına yönelik daha fazla gayrete ihtiyaç olduğunu görüyoruz.  Bu yapı aileyi daha korunaksız bir hale getirdi.  Şimdilerde psikologların, avukatların, doktorların yaptığı işi o zamanlarda evdeki büyükler yapıyorlardı. Birçok konuyu, bir sorun haline gelmeden, evin içinde sessizce halledebiliyorlardı. Şimdi ne yazık ki böyle aile sayısı yok denecek kadar azaldı.  Biz de mevcut duruma göre yapmamız gereken nedir, ailelerimize nasıl yardımcı olabiliriz, aileyi nasıl koruruz, nasıl güçlendiririz, buna baktık. Bu değerlendirmelerimizin sonucu olarak da Aile Eğitim Merkezimizi kurduk.  2011 yılından beri gerek bireysel danışmanlık hizmetleri gerek grup programları gerekse okullar ve mahalle Kur’an kurslarında yaptıkları programlarla faaliyetlerini yürütüp on binlerce aileye güç verdiler.  Çalışmalar, Bireysel Danışmanlık Hizmetleri, Grup Terapileri ve Eğitim Seminerleri kapsamında yürütülüyor.  Beslenme danışmanlığı, aile danışmanlığı, psikolojik danışmanlık, hukuk danışmanlığı, rehberlik gibi alanlarda toplam 4 bin 614 kişiye danışmanlık hizmeti verilmiş, 14 bin 440 seans yapılmıştır.  Diyabet hastalarına yönelik programlar, aile içi iletişimin güçlendirilmesine yönelik programlar, öfke kontrolü ve buna benzer çok farklı konuda grup terapileri yapıyoruz.  Bu bağlamda 2 bin 266 kişiye 87 seans grup terapisi yapılmıştır.   Eğitim seminerleri kapsamında ise “Aile Okulu ve Erdemler Eğitimi” adıyla 7 okulumuzda 11 farklı proje yaptık, devam ediyoruz.  Aile Eğitim Merkezimizin faaliyet alanıyla ilgili bazı STK’lar ile de ortak projeler yürüttük ve yenilerine devam ediyoruz.  Toplamda da aile eğitim merkezimiz tarafından yapılan çalışmalara, 35 binden fazla kardeşimiz katılım sağladı” şeklinde konuştu.

AİLE EĞİTİM MERKEZİ’NİN KENDİ HİZMET BİNASI OLACAK
Başkan Külcü, toplantı da bir müjde vererek Aile Eğitim Merkezi’nin, Mahalle Kültür Merkezleri içinde kullanımlarına tahsis edilen alanlarda hizmetlerini yürüttüğünü belirterek, “Velipaşa Konağı yanında bulunan tarihi binayı Belediye olarak restore edip Aile Eğitim Merkezi’nin kullanıma sunacağız. Böylece Aile Eğitim Merkezi’nin de kendine özel bir binası olacak” dedi.

‘EVDE HAPSOLAN ÇOCUKLARIN YAŞAM SEVİNCİ’
Başkan Külcü, Engelli Eğitim Merkezi ve Buhara Rehabilitasyon Merkezi’nin çalışmaları hakkında ise şu bilgileri verdi: “Çorum’da Belediyemizin yüz akı hizmetlerinden birisi de engelli kardeşlerimize yönelik yürüttüğümüz çalışmalardır. Bu çalışmaları 2014 yılı başında hizmete açtığımız Engelli Eğitim Merkezimizde ve 2015 yılında hizmete açtığımız Buhara Rehabilitasyon Merkezimizde yürütüyoruz.  Kuruluş aşamasında Almanya örneğini inceledik. 2014 yılı Şubat ayında engelli kardeşlerimiz başta olmak üzere, ailelerinin de yükünü hafifleten, adeta evlerine sıkışıp kalan engellilerimiz için ikinci adres haline gelen ve gün geçtikçe de şehrimizde olumlu sonuçlarına şahit olduğumuz Engelli Eğitim Merkezini hizmete açtık.  Namazgah bölgesinin hemen orada 2 katlı olarak inşa ettiğimiz merkezimizde bilgisayar laboratuvarı, çinicilik- dikiş- nakış gibi geleneksel el sanatları atölyeleri, spor odaları bulunuyor.  Engellilerimizle ilgili diğer önemli bir çalışmamız da 2015 yılında hizmete açtığımız Buhara Kültür Merkezimiz içerisinde bulunan Rehabilitasyon Merkezimizi oldu.  Burada da ağır zihinsel engeli bulunan ve fizyoterapi ihtiyacı olan engelli kardeşlerimize hizmet veriyoruz. Özel eğitim alması gereken engelli kardeşlerimiz için Engelli Eğitim Merkezimizde tek bir sınıf oluşturmuştuk.  Fakat bu alanda talep ve ihtiyacın artması ve daha donanımlı bir ortamda bu hizmeti sunabilmek için Buhara Kültür Merkezimizde de ayrı bir rehabilitasyon merkezi oluşturduk.  Hem sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getiren hem de sosyal belediyeciliği esas alan bir belediye olarak bize düşen sorumluluk vardı. Dezavantajlı gruplarla ilgili çalışma yapmak… Engelli kardeşlerimiz ve ailelerine yardımcı olabilecekleri ve onların yükünü alan hizmetleri vermek. Biz de bu amaçla engellilerimizle ilgili 2 eğitim merkezimizi hizmete sunduk.  Evde hapsolan çocuklarımızın yaşam sevinci oldu.
Evden dışarı çıkamayan, çıkarılamayan engelli kardeşlerimizin hem eğitim hizmetlerinden mahrum kalmaması hem de onlara uygun nezih bir sosyal ortam sağlayan merkezlerimiz adeta engellilerimizin ikinci adresi haline geldi.  Annelerin – babaların imdadına yetişti. Burada verilen eğitimler sayesinde, engellilerimiz hem kendilerini ifade etme imkanı buluyor hem de buralarda katıldıkları kurslarla ilgi alanlarını oluşturuyor, buralarda o ilgi alanlarını daha da geliştirebiliyorlar.  Eğitim ve öğretim faaliyetlerinin yanında engellilerimizin sosyalleşmeleri, kazanımlarını unutmamaları için sosyal – kültürel – sportif faaliyetler de yürütüyoruz.
Engellilerimizin doğum günlerini kutluyor, onlar için merkezimizde oluşturduğumuz hobi bahçelerinde çapa yapmalarına, domates, biber, salatalık gibi sebze yetiştirmelerine imkân sağlıyoruz.   Yine engellilerimize ve ailelerine yönelik olarak gerek şehir içi gerekse şehir dışı geziler düzenliyoruz. Bu şekilde 2 kez Çanakkale gezisi, 3 kez de Balıkesir Ayvalık’ta yaz kampı programı düzenledik. Önemli gün ve haftalarımızda, diğer kurumlarımızla iş birliği yaparak tiyatro, salon programları, fidan dikme, piknik gibi etkinlikler yaptık, yapıyoruz.  Engelli Eğitim Merkezimize ve Buhara Rehabilitasyon Merkezimize gelen, buradaki kurslarımıza eğitim faaliyetlerimize katılan kardeşlerimizin değişim ve dönüşümünün canlı şahitleriyiz. Şiir, hikâye, öykü yazıyorlar, tiyatro yapıyorlar, resim, çini, minyatür yapıyorlar. Bunlarla ilgili sergiler düzenliyor, organize ediyorlar. Yemek kurslarına katılıyor ve aşçılık eğitimi alıyorlar.  Bu kapsamda dezavantajlı gruplar için ‘hak rehberi’ oluşturduk ve engellilerimizin kendilerine sunulan haklardan haberdar olmalarını sağladık.  Engelli kardeşlerimiz ve aileleriyle çok daha sıcak ilişkiler geliştirmek için ev ziyaretleri yapıyor, varsa iletmek istedikleri talepleri bunları alıyor ve imkânlarımız ölçüsünde yerine getiriyoruz. Açıldığı günden bu güne kadar her iki merkezimizde toplam farklı 400 engelli kardeşimize eğitim verdik. Şu anda Engelli Eğitim Merkezi ve Buhara’daki Rehabilitasyon Merkezimizde toplam, 196 engelli kardeşimiz eğitime devam ediyor. 196 engelli kardeşimizin 138’i Engelli Eğitim Merkezimizde, diğer 58’i de Buhara Rehabilitasyon Merkezimizde eğitim faaliyetlerine katılıyor. Bütün bu çalışmalar neticesinde engellilerimiz, sosyal hayata çok daha fazla katılım sağlıyor, kazanımlarını kalıcı hale getiriyor.  Farklı etkinlik düzenledik. Bu çalışmalarımızı artırarak devam ettiriyoruz.  Buhara Kültür Merkezi ise mimarisinden donanımına, etkinliklerinden ulaştığı insan sayısına kadar her yönüyle bir prestij eser. Mimarisi, ihtiva ettiği imkânlarıyla bölgeyi hareketlendirdiği kadar Çorum’umuza da ayrı bir zenginlik kattı.  Merkezimizin projelendirme aşamasında ortaya sadece mimari estetiği olan bir yapı koymaktan ziyade, her santimetrekaresi aktif olarak kullanılan, işlevsel ve amaca uygun bir proje olacağını ifade etmiştik.  Bu amaçla da 02. 06. 2015 tarihinde hizmete açtık.
Diğer 5 mahallemizdeki merkezlerde verilen tüm hizmetlerin verilebildiği, oralarda bulunan imkanların tamamının tek çatı altında toplandığı hatta çok daha fazlasının yer aldığı bir merkez, burası…  Toplamda 12 bin metrekare alana inşa ettiğimiz merkezimize içinin tefrişatı ile birlikte toplam 17 milyon TL yatırım yaptık.  12 interaktif derslik, 2 bilgisayar sınıfı, 2 müzik sınıfı, 2 resim sınıfı, 3 geleneksel sanatlar sınıfı, 1 yemek sanatları sınıfı, 2 yüzme havuzu, 2 fitness salonu, 4 rehabilitasyon ünitesi, kreş, kütüphane birimleriyle, dikiş – nakış, kuaförlük ve saç tasarımı sınıfları bulunuyor.  Ayrıca sinema gösterimine uygun donanıma sahip 220 kişilik konferans ( çok amaçlı) salonumuz bulunuyor.  Yine merkezimizde şehrimizde ilk olma özelliğine sahip buz pateni pistimiz bulunuyor. Ayrıca merkezimiz, bowling salonu, masa tenisi, dart, bocce, bilardo, basketbol, voleybol, futsal gibi birçok salon sporunun yapılabildiği imkanlara da sahip.  Bütün bu imkânlarıyla Buhara Kültür Merkezi, herkesin içinde huzur bulduğu, eğitim – kültür – sanat, spor, sağlık hizmetlerinden faydalandığı bir yaşam merkezi olarak hizmetlerini sürdürüyor” dedi.

EĞİTİME 66 MİLYON LİRALIK YATIRIM
Tesisler Müdürlüğünün yürüttüğü faaliyetler için daha önce Kültür Sosyal İşler Müdürlüğünün sadece bu işlere tahsis edilen bütçesi ve 2015’ten sonra ise kendi bütçesi içinden kullandığı ödenek toplamının 36 milyon lira olduğunu açıklayan Başkan Külcü,  “Buhara Kültür Merkezi, Velipaşa Kadın Kültür ve Sanat Merkezi, NFK, 4 Mahalle Kültür Merkezi ve Engelli Eğitim Merkezlerimize harcadığımız toplam bütçe ise 30 milyon TL. Tesisler Müdürlüğümüzün tüm hizmetleri için tahsis ettiğimiz rakam 66 milyon TL oldu.  Tesisler Müdürlüğümüz bünyesinde, 322 personelle bütün bu hizmetlerimizi yürütüyoruz.   Gerek Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile yaptığımız protokoller kapsamındaki öğretici ve öğretmenlerimizi gerekse doğrudan Belediyemizde olan 220 öğretmenimiz var. Bunun dışında aralarından memurlarımızın, teknik ekip çalışanlarımızın, işçilerimizin olduğu 102 personelimiz var” şeklinde belirtti.

GÜLABİBEY’E KÜLTÜR MERKEZİ
Gülabibey Mahallesi’ne yapılacak olan Kültür Merkezi ile ilgili kamulaştırma çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Başkan Külcü, “Arsanın % 80’lik kısmı tamam kalan kısmın kamulaştırma davası son aşamada. Proje hazır. Bütçesi hazır. Yılbaşında yapımına başlarız diye planlıyoruz. 2018’in baharında bitirebiliriz” diye belirtti.

HİZMETLER ÖDÜLLERLE TAÇLANDI
Kadınlara, aileye, gençliğe, engellilere yönelik çalışmaların tüm Çorum’u gururlandıracak iki ödülle takdirle karşılandığını vurgulayan Başkan Külcü, “Sosyal Belediyecilik alanında 2012 yılında “Mutlu Aileler Mutlu Şehirler” temasıyla düzenlenen yarışmada Genel Başkanımız, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden ödül aldık.  2016 yılında da “Gençlik ve Belediye” konulu yarışmada başarılarımızı taçlandıran bir ödül aldık. Kaliteli ve sürdürülebilir hizmetlerle hemşehrilerimize  iyi bir gelecek hazırlamak için çalışıyoruz. Eğitimle sanatla ve kültürle güçlü şehir Çorum için çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Programa Belediye Başkanı Muzaffer Külcü’nün eşi Hatice Külcü, Belediye Başkan Yardımcısı Zeki Gül, Tesisler Müdürü Mahmut Yabacıoğlu, AK Parti’nin kadın Belediye Meclisi üyeleri ile müdürlük çalışanları katıldı.12

2024 © Çorum Belediyesi Bilgi İşlem Müdürlüğü

Hızlı Menü

Duyurular
Etkinlikler
Haberler
Vefat Edenler
Hızlı Menü

Çerez Bilgilendirmesi

İnternet sitemizden en verimli şekilde faydalanabilmeniz ve kullanıcı deneyiminizi geliştirebilmek için çerezler (cookie) kullanmaktayız. Bu web sitesini kullanarak çerezleri kullanmamıza izin vermiş olursunuz.